Yapı Kataloğu - Nitelikli Mekan Yaratma Platformu

Bize Ulaşın +90 (850) 303 27 83
Knauf x Yapı Kataloğu Pazarlama Söyleşileri

Knauf x Yapı Kataloğu Pazarlama Söyleşileri

Öncelikle hem kendinizden hem de firmanızın hikâyesinden kısaca bahsedebilir misiniz? Firmanın temel faaliyet alanı nedir, hangi ürün veya hizmetleri sunuyorsunuz? 

Knauf, Almanya'da 1932 yılında iki maden mühendisi kardeş tarafından kurulmuş bir firmadır. Bugün alçı ve alçı bazlı yapı malzemelerinde Knauf’u dünya lideri olarak tanımlıyoruz. Cirosu, 90 ülkede üretim faaliyeti gerçekleştirmesi, dünya genelinde üç yüzden fazla fabrikası olması ve 40 binden fazla çalışanı ile Knauf'u alçı bazlı yapı malzemeleri alanında dünyadaki en önde gelen firmalardan biri olarak nitelendirebiliriz.

Knauf Türkiye ise, 1989 yılında faaliyete başlamış olup, bugün İzmit ve Ankara’daki fabrikalarıyla birlikte 350’den fazla çalışanıyla yaklaşık 35 yıldır faaliyet göstermektedir. Bugüne kadar Türkiye'ye yaklaşık 200 milyon doların üzerinde bir yatırım yaptığını söyleyebiliriz. Türkiye, Knauf için stratejik öneme sahip bir pazardır. Alçı plaka pazarı ve alçı pazarı dünya genelinde Türkiye'nin önde olduğu pazarlardan biridir.

Kendimle ilgili bilgi verecek olursam; 1972 İzmir doğumluyum, inşaat mühendisiyim ve yaklaşık altı yıldır Knauf Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapıyorum. 

Kuru yapı sistemleri Knauf'un ana faaliyet alanını oluşturmaktadır. Ana bileşenleri alçı ve alçı plakalardan oluşmakla birlikte galvaniz profiller ve sistem aksesuarları da kullanılmaktadır. Bu sistemin en büyük özelliği ise herhangi bir ıslak karışım kullanılmadan duvar ve tavan gibi sistemlerin yapı içerisinde boyaya hazır bir şekilde uygulanmasıdır. Bugün kuru yapı sistemleri; iç duvarlarda, dış duvarlarda, zeminlerde ve tavanlarda olmak üzere yapılardaki bütün kesitlerde kullanılabiliyor. Knauf olarak, performans çözümlerimiz ve yaklaşık olarak üç yüzün üzerinde farklı sistemimiz ile günümüzde yapılara çözüm ortağı oluyoruz.

Firma olarak sektörde nasıl farklılaşıyorsunuz? 

Öncelikle Knauf kendi alanında en geniş ürün yelpazesine sahip firmadır. İkinci olarak da Knauf kullanıcılarına çok çeşitli çözümler sunmaktadır. Tek bir ürünle bütün bir performans çözümü elde etmek çok mümkün değil. Ancak bir çok bileşenden oluşan sistemlerimizle, projelerin talep ettiği performans çözümlerini sağlamakta ve beyan ettiğimiz performans değerlerine dair akredite belgeler sunmaktayız. Ürün ve sistem çözümünün yanı sıra Knauf’un bugün dünyada alçı bazlı yapım malzemeleri denildiğinde akla gelen ilk firma olması önemli artılarımızdan biridir. 

Dijital alanda, Knauf son üç, dört yıldır oldukça güçlü bir atılım içerisindedir. Dijitalleşme, Knauf’u hem rakiplerinden hem de sektördeki diğer firmalardan ayıran en önemli unsurlardan biridir. Geçtiğimiz Mart ayında global olarak devreye alınan www.knauf.com web sitesi, 70-80 ülkede faaliyet göstererek bir standart oluşturmuştur. Hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki rakiplerimize kıyasla, web sitemiz, simülasyonlarımız, sanal uygulamalarımız gibi teknolojik altyapılarımızla öne çıkmaktayız.

Dijitalleşme alanında özellikle Türkiye olarak bizler için en önemli adım CRM’dir. Satış bölümündeki tüm iş süreçlerini buradan takip etmeyi planlıyoruz. Bu süreçte çalışmalarımıza başladık ve her geçen gün daha etkili bir şekilde ilerliyoruz. Tüm bu bahsettiğimiz faktörler Knauf’u hem Türkiye’de hem de dünyada rakiplerinden ayıran en önemli unsurlar arasında yer almaktadır.

Mimari projelerde ne şekilde yer alıyorsunuz? Hangi sorunu çözüyorsunuz? 

Harika bir soru, ancak bu tür sorulara ürün bazlı yanıt vermektense genel bir yaklaşımla cevaplamayı tercih ediyorum. Knauf, performans sunan ve bu performansları pazara entegre eden bir firmadır. Peki, bu performans sistemleri nelerdir? Knauf, iç mekanlarda ısı yalıtımı, ses yalıtımı, akustik düzenlemeler, yangın dayanımı ve sismik dayanım gibi sekize yakın ana performans sistemini kullanıcılarına sunmaktadır. Günümüzde bir mimar, Knauf sayesinde, hem daha ince duvarlar tasarlayabilir hem de bu duvarlarda yüksek performans kriterlerini sağlayabilir.

Bu bahsettiğimiz performanslardan birden fazlasına aynı anda sahip olabilmek için bir sistem çözümü yapılması gerekiyor. Yine bu kısımda mimarların ulaşmak istediği sonuçlardan biri de bu sistemlerin çalışıp çalışmadığının bağımsız kurumlar tarafından ölçülüyor olmasıdır. Knauf bu alanda da dünyadaki en zengin kütüphanelerden birine sahiptir ve bu kütüphanede yeni elemanlar, bileşenler ve sistemler ile ilgili değerlere ulaşılabilmektedir. Bu durum da Knauf’u mimarlar için büyük bir çözüm merkezi haline getirmektedir.

Firmanızın son 1 yılda ağırlık verdiği pazarlama stratejisi neydi? Hangi mecralarda görünür olmayı, hangi alanlarda faaliyet göstermeyi tercih ettiniz? 

Knauf olarak daha önce bahsettiğim gibi dijitalleşmeyi ön planda tutuyor ve geleneksel mecralardan ziyade daha çok dijital kanallarda varlığımızı sürdürmek istiyoruz. Bu kısımda da var olan kanallarımızı güçlendirmeyi ve sosyal medya platformlarında daha etkin ve görünür olmayı hedefliyoruz.

Peki Knauf Türkiye Genel Müdürü olarak, en inovatif bulduğunuz ürün hangisi ve neden? 

Aslında tek bir üründen bahsetmek yerine sunduğumuz performans sistemlerini vurgulamayı tercih ediyorum. Knauf, ısı yalıtımı, ses yalıtımı, yangın dayanımı, sismik dayanım ve güvenlik gibi birçok alanda, ıslak hacimlerden zemin çözümlerine, asma tavan sistemlerinden kuru duvar sistemlerine kadar ciddi ürün ve sistem çözümleri sunmaktadır. Bu sistemler arasında daha performanslı, çevre dostu ve yenilikçi ürünlerimiz de bulunmaktadır. Ancak tekrar belirtmek isterim ki Knauf’u asıl inovatif kılan, tek bir ürün veya sistemden ziyade birden fazla çözümü bir arada sunabilme kabiliyetidir.

Bildiğiniz gibi dünyanın insan tarafından geri dönüştürülemez biçimde değiştirildiği iddia edilen bir dönemde yaşıyoruz, siz firma olarak çevresel etkilerinizi nasıl minimize ediyorsunuz? Bu konu ile ilgili yaptığınız çalışmalar neler? 

Knauf bir aile firması olarak 1932 yılında kuruluyor ve bugün de Knauf ailesi tarafından sermaye ediliyor. Knauf’un yeni mottosu ise yarınlar için geleceğimizi bir yuva haline getirmektir. Bu motto çerçevesinde Knauf gelecek için çok iddialı hedeflere sahiptir. 100. yılını kutlayacağı 2032 yılına kadar karbon salınımını %50 oranında azaltmayı ve 2045 yılında ise %100 azaltmayı yani dekarbonize olmayı hedefliyor. 2021 yılında koyduğu bu hedefe; açılacak, yeni devreye girecek fabrikalarını da dahil ederek bu hedefi ciddiye alıyor. 

Bu hedef çerçevesinde gerek Türkiye gerekse de global şirket anlamında birçok farklı çalışma yapıyoruz. Öncelikle yeşil enerji kullanımına, kullandığımız enerjinin daha verimli olmasına dikkat ediyoruz. Döngüsel ekonomi çerçevesinde de sürdürülebilir ürünlere ağırlık veriyoruz. Bu hedefe ulaşırken yolumuzun uzun olduğunun farkındayız ancak net bir vizyon çerçevesinde ilerliyoruz.

Biz Knauf Türkiye olarak 2021 yılında belirlenen hedefimize ulaşmak konusunda yatırımlarınızı yapıyoruz. Henüz uzun bir yolumuz olmasına rağmen Türkiye kolumuzda da bu hedefleri yakalamak için çalışmalarımızı son hızla sürdüreceğimizi, hatta hedeflenen tarihten daha önce bu rakamlara ulaşmaya çalışacağımızı söyleyebilirim.

Bir taraftan da, teknoloji ve sunduğu gelişmeler hızlanmaya ve hemen her sektörü çok yakından etkilemeye devam ediyor. Siz firma olarak teknolojik yenilikleri ürünlerinize nasıl adapte ediyorsunuz?

Bu konu, az önce bahsettiğimiz sürdürülebilirlik konsepti ile doğrudan bağlantılı. Günümüzde firmaların odaklandığı üç ana konu var: enerji verimliliği, çevre dostu malzemelerin kullanımı ve yeşil bina konsepti. Biz bugün artık geçmişte performansından memnun olsak bile bu 3 özelliği  taşımayan ürünlere yönelik alternatif ürünler geliştirme, alternatif çözümler bulmak konusunda çaba harcıyoruz. Yani dizayn aşamasından ürün aşamasına kadar, pazarda çok beğenilen ve performansından memnun kalınılan ürünlerimizi bile üretim aşamasından son haline kadar daha çevre dostu, daha sürdürülebilir nasıl yapabiliriz kısmına kafa yoruyoruz.  

Biraz da gelecekten bahsetmek istiyorum. Sektörünüzdeki son gelişmeler ve trendler hakkındaki düşünceleriniz neler ve sizin gelecek beklentileriniz/hedefleriniz nelerdir?

Knauf'tan önce Türkiye pazarından bahsetmek gerekirse, Türkiye, alçı ve alçı plaka sektöründe dünyanın en büyük ilk 5 pazarı arasında yer almaktadır. Ancak, bu sektördeki doygunluk seviyesini, kişi başına tüketim oranı olan “per capita” verileriyle değerlendirmek daha anlamlıdır. Bugün Türkiye’de kişi başına tüketim yaklaşık 1,5 m² seviyesindedir. Buna karşın Almanya gibi gelişmiş ülkelerde bu oran 3-4 m²’ye, kuzey ülkelerinde ise 6-8 m²’ye kadar çıkmaktadır. Bu durum, Türkiye’de alçı plaka sektöründe hala gidilecek önemli bir yol olduğunu göstermektedir.

Özellikle kuru yapı sistemlerinin Türkiye gibi bir deprem bölgesinde daha yaygın kullanılmasının, güvenlik açısından büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Kuru yapı sistemlerinin konutlarda daha fazla yer bulması, hem yapı güvenliği hem de sektörün büyümesi açısından kritik bir adım olacaktır. Bu hedeflere ulaşabilmek için sadece üreticilere değil, sektörün tüm paydaşlarına ortak çalışma ve işbirliği yapma sorumluluğu düşmektedir.

Knauf olarak, pazarı daha doğru, kaliteli ve ekonomik çözümlerle desteklemek, yeşil bina konseptine uygun ve enerji verimliliği yüksek ürünler geliştirmek en öncelikli hedeflerimiz arasında yer almaktadır. Bu yaklaşımımızla sektöre sürdürülebilir bir katkı sağlamayı amaçlıyoruz.