Ofisiniz ve tasarım çizginizi kısaca özetleyebilir misiniz?

Tarkan Oktay Mimarlık, 13 yıldan fazla edinilen bilgi birikimi ve mesleki deneyimden sonra, 2005 yılında mimari tasarım stüdyosu olarak kuruldu. Kurulduğu andan itibaren bizi her zaman heyecanlandıran konut, ofis, kafe, restoran, spor merkezleri ve endüstriyel yapılar ile ilgili projeler üretip uygulamalar yaptık. Hâlâ yurtiçi ve yurtdışında mimari ve iç mekân proje tasarımları, uygulama ve danışmanlık konularında mimarlık eylemlerine devam etmekteyiz.

Mimari hizmetlerimizde, kullanıcıların ihtiyaçları doğrultusunda karşılıklı görüşmelere dayalı mekânsal ve bütünsel çözümler üretmeyi, çevreye duyarlı, sağlıklı ve nitelikli mekânlar oluşturmayı hedefler, bu hedeflere ulaşmak için her zaman kavramsal ve yenilikçi fikirlere odaklanırız.

Tasarımlarınıza başlarken ilham kaynaklarınız neler oluyor?

Doğa, günlük yaşamda karşılaştığımız imgeler, içinde bulunduğumuz ruh hali ve resim heykel gibi sanat yapıtları tasarımlarımıza başlarken bize ilham oluyor.

Tasarım süreçlerinizde hangi faktörler sizin için önceliklidir?

Yenilikçi olmak, mekân gereksinimini ihtiyaçlara en uygun şekilde ve en ince detaylarına kadar tasarlamak, estetik kaygıları göz önünde tutmak, çevreye duyarlı, sağlıklı, nitelikli mekân oluşturma isteği bu süreçte en çok önem verdiğimiz faktörler.

Projelerinizde yapı malzemelerini seçerken hangi faktörleri göz önünde bulunduruyorsunuz? Sürdürülebilir, dayanıklı ve estetik açıdan projenize en uygun malzemeleri nasıl belirliyorsunuz?

Tasarımlarımızda ve projelerimizde kullandığımız malzemeleri estetik kaygılar ve ihtiyaçlar doğrultusunda, işlevsel, çevreye duyarlı, sürdürülebilir olmasına  özen gösteriyoruz. Malzemenin kullanılacağı fiziki ortam koşulları, kullanım amacı ve alışkanlıkları, kullanıcının ve bizlerin kişisel beğenileri malzemenin seçimi konusunda  belirleyici oluyor.

Teknolojinin mimari tasarımlar üzerindeki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz ve yeni teknolojileri nasıl kullanıyorsunuz?

Teknolojideki gelişmelerin tasarım üzerindeki etkilerini oldukça olumlu buluyorum. Yeni teknolojik gelişmeler, mekanik ve elektrik donanımlarla birlikte yapısal altyapının oluşturulmasına imkân sağlarken, yapı malzemeleri sayesinde yapılarda/mekânlarda yenilikçi teknolojilerin kullanılmasına olanak sağlıyor. Takip ettiğimiz süreçte, bu yeniliklere tasarımlarımızda ve  projelerimizde yer veriyor ve uygulamaya çalışıyoruz. Böylelikle yenilikçi ve inovatif gelişmeleri kullanıcıyla buluşturmuş oluyoruz. Yapı fuarları, sosyal, görsel ve yazılı medya ile firma temsilcilerinin ürün tanıtımları bu konuda bilgilenmemizi sağlıyor, ayrıca farkındalık da yaratıyor.

Tasarımlarınızda ve projelerinizde teknolojiyi nasıl kullandığınıza dair örnekler verebilir misiniz?

Örnek verecek olursak, geliştirilmiş teknolojik özellikteki ısı camlar güneş ışınlarının mekânlarda kontrollü olarak kullanımına izin veriyor ve çok büyük anlamda enerji tasarrufu sağlarken, aynı zamanda da büyük açıklıklarda doğal ışığı kullanabilmemize olanak sağlıyor.

Diğer bir örnek ise, seramik zemin/duvar kaplama malzemeleri. Bina dış cephe kaplaması gibi büyük ebatlarda tek parça kullanılabiliyorken, mobilya yüzeylerindeki darbeler ve çizilmelere karşı da farklı ölçeklerde kullanılabiliyor.

Yapıda kullandığımız iç ve dış cephe boyaları nano teknolojik özellikleri sayesinde kir tutmayan, silinebilir, farklı dekoratif ve ısı yalıtımı ve mıknatıslı özelliklerde olabiliyor. Epoksi, polyurea ve poliüretan gibi kimyasal yalıtım ve zemin kaplama malzemeleri su yalıtım konusunda bizlere çok ciddi katkı sağlıyor.

Yine yapı kimyasalları olarak seramik, gazbeton yapıştırıcıları, tamir harçları, hazır sıvalar, hem zaman hem maliyet anlamında çok yarar sağlıyor.

Teknolojik özellikteki yeni ısı yalıtım malzemeleri, bi taraftan “küresel ısınma” ile mücadele ederken, diğer taraftan yapıdaki ısınma giderlerinin düşürülmesi ile ev ekonomisine de katkı sağlıyor. 

Akıllı ev otomasyon sistemleri kullanıcının gündelik işlerini kolaylaştırıyor. Aydınlatmadan iklimlendirmeye, pencerelerin panjurların açılıp kapatılmasına, elektrikli ve elektronik ev aletlerinin uzaktan kullanılabilmesine/programlanabilmesine olanak sağlıyor. Çatılarda kullanılan güneş panelleri, yapılarda ve şarj edilebilen elektrikli araçlarımızda ihtiyaç duyulan elektrik enerjisinin üretilmesine olanak sağlıyor.

İnsanın yaşam sürdürdüğü tüm fiziki alanlar/mekanlar mimarların sorumluluk alanı olduğu için bu örnekleri mimaride çoğaltmak mümkün.