Yapı Kataloğu - Nitelikli Mekan Yaratma Platformu

Bize Ulaşın +90 (850) 303 27 83
Yapı Kataloğu Mimarlar Rehberi Röportajları Spektrum Serisi x Tufetto

Yapı Kataloğu Mimarlar Rehberi Röportajları Spektrum Serisi x Tufetto

Kısaca kendinizden bahsedebilir misiniz? 

Ezgi Akarsu, 1986 Soma Manisa doğumluyum. 2009 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Bölümünden mezun oldum. Mezuniyetimin ilk yıllarında farklı bölümlerde çalışarak hangi alana daha çok ilgim olduğunu keşfetmeye çalıştım. Tasarıma olan tutkum 2011 yılında üretim ve şantiye ile buluşunca ayakları yere basan daha olgun bir hale büründü.

Şu ana kadar çok sayıda projenin içerisinde yer aldım. Havalimanı, otel, residence gibi büyük projelerden mağaza, cafe ve restoran gibi perakende alanına kadar çok farklı proje tamamladım. Şu an kendimi tasarım ve üretimin birleştiği keşişim noktasında görüyorum.

Bütüncül bir tasarım modeli yaklaşımını benimsiyorum.

Tufetto’nun kuruluş hikâyesini anlatabilir misiniz?

Tufetto, doğaya duyulan sevgi ve doğal olana bağlılığımın yansıması olarak ortaya çıktı. Geçmiş tecrübelerimde tasarım ve üretim sürecinin kopuk olarak ilerlediğini fark ettim. Dijital dünyaya olan yatkınlığım ile şantiyede karşılaştığım üretim ve montaj sorunları birleşince Tufetto ortaya çıktı.

Tufetto, tasarım, üretim ve çevresel faktörleri bir bütün olarak ele alan bir sistem yaklaşımıdır. Üç temel unsur olan üretim, tasarım ve çevre arasındaki kopukluğu gidermeyi ve doğaya duyarlı, yenilikçi çözümler üretmeyi hedefliyoruz. Ürünlerimiz sadece estetik ve işlevsel olmakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel sorumluluk bilinciyle geliştiriliyor.

Amacımız, modern yaşam alanlarını hem işlevsel hem de estetik açıdan dönüştürebilecek yenilikçi ürünler tasarlamaktı. Bu vizyon doğrultusunda çevre dostu malzemelerle minimalist ve çok amaçlı tasarımlar geliştirdik. Her bir ürün, hem kullanışlı hem de uzun ömürlü olmayı amaçlayarak, doğaya saygılı bir yaklaşımla tasarlandı.

Mimarlık dışında yaptığınız üretimleri detaylandırmak istiyoruz. Tufetto olarak, bu alanda üretim yapmaya nasıl başladınız? Ne tür projeler üretiyorsunuz?

Üretim alanındaki yolculuğuma 2012 yılında Kazakistan'daki Saks Fifth Avenue mağazası ile başladım. Yaklaşık 2000 adet mobilyanın imalat çizimi, üretim ve montaj takibinden sorumluydum. Bu süreç, Tufetto'yu kurma yolculuğumun ilk adımını oluşturdu. O dönemde fark ettiğim en büyük zorluk, üretim ve tasarım süreçlerinin birbirinden bağımsız ilerlemesinin proje ve imalat süreçlerinde ciddi zaman ve emek kaybına neden olmasıydı.

Tufetto’da öncelikle bu sorunu çözdük. Tufetto tasarımlarını dünyanın her yerinde aynı standartta ve kolaylıkla üretebiliyoruz. Günümüzde karşılaşılan en büyük zorluklardan biri olan kalifiye usta ihtiyacı, Tufetto’nun dijital fabrikasyon üretim sistemi sayesinde ortadan kalkıyor. Şu anda lazer ve CNC kesim makineleri ile üretim yapıyoruz, ayrıca 3D print tasarımlarımız ve üretimlerimiz de olacak.

Tasarladığınız ürünler, mimari projelerinizi hangi açılardan destekliyor? 

Mimari projelerde önceliğimiz, mekân algısını oluşturmak ve bu doğrultuda büyük ölçekte başlayıp detaylara doğru ilerlemektir. Detaylara olan hâkimiyetimiz, sürecin hızlanmasına katkı sağlarken, müşteri deneyimine önem veren tasarımlarımız da ön plana çıkıyor. Tasarladığım ürünlerin müşterilerle buluşması, tasarımlara müşteri perspektifinden bakma yetimi geliştirdi. Mimari projelerimizde de müşteri deneyimini öne çıkaran tasarımlara büyük önem veriyoruz.

Ölçekleri farklı olsa da, mimari üretim de, tasarladığınız ürünler gibi aslında tasarımın bir parçası. Ofisin ölçekler arası yaklaşımı projelerinizi genel anlamda nasıl etkiliyor? Örnekler vererek anlatabilir misiniz?

Ölçekler farklı olsa da tasarıma yaklaşım modellerinin genelde aynı olduğunu söyleyebilirim.

Bir ürün tasarlamak ile bir bina tasarlamak arasındaki fark ise detaylarda gizli. Ürün tasarlarken, kullanıcı odaklı düşünüp detaylı sorulara cevap vermek gerekiyor. Mobilya ya da bir ürün tasarlarken, kullanıcıların anlık ihtiyaçlarına odaklanıp bunu teknik unsurlarla birleştirmek zorundayız.

Bina tasarımında ise en önemli unsurlardan biri, arazi ve çevre ile uyumun yanı sıra sirkülasyonun doğru ve kullanıcı dostu şekilde işlemesidir. Daha sonra bu unsurlara statik, mekanik, yangın, ses yalıtımı gibi teknik konular eklenir.

Her iki alandaki yaklaşımımızın ortak noktası, verileri analiz ederek en optimum ve estetik çözümleri bulmak üzerine kurulu.

Tasarladığınız ürünleri de göz önünde bulundururak hem bu sektörün, hem de mimarlık sektörünün hangi yönleri heyecan verici, hangi yönleri zorlayıcı?

Yaptığım tasarımlarla insanların hayatlarına dokunmak, en büyük motivasyon kaynaklarımdan biri. Ürünlerimin insanlara ilham verdiğini, onları motive ettiğini görmek, duymak ve okumak, karşılaştığım tüm zorlukları unutmamı sağlıyor.

Tasarım süreçleri zorlayıcı ve uzun süren araştırma gerektiren süreçler olmasına rağmen müşteriler tarafından bunun yeterince anlaşılamaması veya anlatamamamız zorlayıcı oluyor. Sektörde doğru planlama yapılmaması, sürelerin verimli kullanılmaması ve çok fazla emek kaybı olması, ekiplerin motivasyonunu olumsuz etkiliyor. Bu durumun okul hayatından başlayarak sektöre yayıldığını düşünüyorum.

Son olarak, gelecekle ilgili planlarınızı okumayı çok isteriz.

Mimarlık alanında şu anda ağırlıklı olarak yurt dışındaki otel ve mağaza, restoran ve cafe projeleri üzerinde çalışıyoruz.

Perakende alanında kazandığımız tecrübeyle, Tufetto Sergileme Ünitelerini tasarladık. 2024 yılında Almanya, Fransa ve İtalya ile distribütörlük anlaşmaları yaptık ve Tufetto'yu bir dünya markası yapma hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Her yıl ürün çeşitliliğimizi artırarak büyümeyi sürdürüyoruz. Ayrıca, 3D baskı tasarımlar ve renk kullanımını içeren farklı projelerimiz de devam ediyor.