Eğitim Yapılarının Tasarımı ve Tavan Sistemleri
Her ne kadar pandemi döneminde uzaktan eğitim uygulamalarına geçmek durumunda kalınsa da, fiziksel bir ortamda verilen yüz yüze eğitimin verimliliği, uzaktan eğitime kıyasla oldukça yüksek. Peki, yüz yüze eğitim ile uzaktan eğitimi kıyaslarken, her ikisinde de öğrencinin hangi koşullarda bulunduğunun bir önemi yok mu?
Elbette ki nasıl bir ortamda çalıştığımız, çalışma ortamının fiziksel koşulları ve tasarımı, motivasyonumuzu ve verimimizi etkiliyor. Bu açıdan bakıldığında, toplumun farklı gelir gruplarından gelen öğrencilerin tümünün, en azından standart kalitede bir fiziksel çalışma ortamına sahip olabilmesi için yüz yüze eğitim alabilmesi oldukça önemli. Verimli bir eğitim için bu yapıların nasıl tasarlanması gerektiğini, gelin birlikte inceleyelim...
Eğitim Yapılarının Gereksinimleri
Eğitim yapıları dediğimizde yalnızca derslikler akla gelebilir. Ancak bu başlığı detaylı incelediğimizde çok daha kapsamlı olduğunu görüyoruz. Anaokulundan üniversiteye kadar uzanan, dersliklerden laboratuvarlara, spor salonlarından yemekhanelere, kütüphanelerden yönetim odalarına, amfilerden galerilere ve sosyalleşme alanlarına kadar farklı ihtiyaçları içeren kompleks yapılar söz konusu. Hedeflenen verimin sağlanabilmesi için, bu alanların hem estetik hem de fonksiyonel kaygılarla tasarlanması gerekiyor.
Ailelere karşı alınan sorumluluğu yerine getirmek adına, kaliteli, güncel ve yenilikçi bir eğitim vermenin yanı sıra, elbette önem taşıyan başka birtakım konular da var. Örneğin yapının konstrüksiyonunun sağlamlığı, mimari planın verimliliği, güvenlik gereksinimlerinin sağlanmış olması, evrensel tasarım ilkelerine uygunluğu, yapı formunun ve dekorasyonunun hedef yaş grubuna ve ihtiyaca yönelik olarak öğrenme verimini arttıracak niteliklere sahip olması, kaliteli ses ve ısı yalıtımı, yeterli gün ışığı alan mekânların oluşturulması ve yapay aydınlatmanın doğru planlanmış olması, uygun malzeme kullanımı ve estetik yönden tatmin edici bir tasarım da oldukça önemlidir. Tüm bu unsurlar ve kullanıcıların yaş grubu da göz önünde bulundurularak tasarlanan bir eğitim yapısında istenilen sağlıklı çalışma ortamı oluşacaktır.
Ayrıca tektipleşmenin önüne geçmek için özgünlüğün teşvik edilmesi gerekir. Örneğin Durlum’un kişiselleştirilmiş baskı seçenekleri sunan ürünü ‘dur-GRAPHICS’te olduğu gibi, isteğe bağlı olarak tasarım elemanlarının özelleştirilebilmesi ve ihtiyaca göre şekillenebilen esnek çalışma alanları yaratılması, öğrencilerin özgür düşünmesine katkı sağlayacaktır.
Aydınlatma
Doğal ışık, öğrencilerin fiziksel gelişimi, psikolojisi ve konsantrasyonu açısından oldukça önemli. Cephede yer alan açıklıkların yeterli genişlikte olması ve mekânların işleve uygun olarak doğal ışığa yönelmesi gerekir.
Genel anlamda eğitim yapıları, doğu-batı aksı boyunca konumlandırılmalı, derslikler, atölyeler gibi alanlarda kuzey ışığı tercih edilmelidir. Bunun yanında cephede kullanılan camların uygun geçirgenlikte seçilmesi ve gerekli durumlarda güneş kırıcı sistemlerinin kullanılması gerekir. Güney ışığına maruz kalan alanlarda ışığın kontrolü cephe elemanları ile sağlanmalıdır. Homojen ışık dağılımı için, tavanın, duvarların ve zeminin yansıtıcı olmaması gibi faktörler de dikkate alınmalıdır. Duvarların üst kotlarında bant pencereler kullanarak, endirekt aydınlatma sağlanabilir ve böylece, özellikle dersliklerde parlama etkisi önlenerek daha verimli bir çalışma ortamı oluşturulabilir.
Mevsimsel değişimlerden ve saat farklarından dolayı oluşabilecek loş ortamlarda kullanmak üzere seçilecek yapay aydınlatmanın da, homojen olması ve gün ışığına en yakın tonlarda ve şiddette seçilmesi uygun olur. Ayrıca kullanılacak tavan tipinin de bu kriterleri desteklemesi beklenir. Doğru bir aydınlatma planı, öğrencilerin göz yorgunluğunu azaltır ve odaklanmalarını kolaylaştırır. Gerek doğal ışığı homojen olarak mekâna yayması, gerekse yapay aydınlatmanın entegrasyonu açısından tavan sistemleri bu konuda önemli yer tutar. Yansımaları minimuma indirmesi ve aydınlatma elemanlarının onarımı ve değişimi konusunda sağladığı avantajlar sebebiyle metal tavanlar eğitim yapılarındaki tüm alanlar için önerilebilir.
Ayrıca gün ışığına erişimi kısıtlı olan alanlarda, doğal ışığı iç mekâna taşıyan gün ışığı sistemlerini kullanmak avantajlıdır. Gün ışığı sistemleri aynı zamanda yeterli gün ışığı almasına rağmen mekânın ışık kalitesini arttırmak, estetik ve ferah bir görünüm elde etmek için de tercih edilebilir.
Durlum’un yenilikçi gün ışığı sistemlerinden ‘DIAMOND TUBE’ ve ‘LIGHT PIPE’, doğal ışığı etkili bir şekilde iç mekâna yönlendirir ve içeride ışık dansları yaratır. Bu dinamizm öğrencilerin kendilerini sağlıklı ve enerjik hissetmeleri açısından oldukça olumlu bir etki yaratacaktır.
Yalıtım
Eğitim yapılarında ses yalıtımı konforlu çalışma ortamı için olmazsa olmazlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Kullanıcıların yaş aralığı gereği oldukça gürültülü ortamların oluşacak olması göz ardı edilmemesi gereken bir durum. Koridorlarda ve etkinlik alanlarındaki gürültü, dersliklerdeki eğitimi ya da kütüphanelerdeki araştırmaları aksatmamalı, aynı şekilde iç mekânda oluşan gürültü koridorlara taşınmamalıdır. Aynı zamanda yapının iyi bir ısı yalıtımına sahip olması da, uygun çalışma ortamının sağlanması açısından oldukça önemli. Bunun için tüm malzemelerin ses ve ısı yalıtımı kalitesine dikkat edilerek tercih edilmesi gerekir.
Tavanlar özelinde örnek vermemiz gerekirse, Durlum’un tavan sistemlerinin, gerek akustik gerekse ısı yalıtımları oldukça yüksektir. Durlum’un estetik anlamda da oldukça tatmin edici sonuçlar sağlayan fonksiyonel tavanlarından örnek olarak, ‘MESH’ genişletilmiş metal tavan sistemleri, eğitim yapılarının tüm alanları için önerilebilecek yüksek kaliteli ürünler arasında yer alır.
İşlevsellik ve Estetik
Öğrencilerin kendilerini konforlu hissetmeleri için dayanıklı, kolay temizlenebilir ve hijyenik malzemeler tercih edilmelidir. Ayrıca, renklerin öğrenme deneyimlerini etkilediği de unutulmamalıdır. Özellikle, pastel tonlar ve doğal renkler öğrencilerin rahatlamasına ve daha kolay konsantre olmasına yardımcı olabilir.
Fotoğraf: Meadowbank Eğitim Merkezi, Sidney / Metal asma tavan
Ergonomik tasarımlar, öğrencilerin rahatlıkla odaklanmalarına, zihinsel ve fiziksel performanslarını uzun süre yüksek tutmalarına yardımcı olacaktır. Mekânlar, öğrencilerin sosyal etkileşimlerini arttıracak şekilde ve farklı ihtiyaçlara cevap verebilecek esneklikte tasarlanmalı, öğrenme süreçlerinin farklılık gösterebileceği göz önüne alınarak yenilikçi eğitim metotlarına uyarlanabilecek alanlar sunulabilmelidir. Örneğin, sessiz çalışma alanları, grup çalışma alanları ve bireysel çalışma alanları gibi farklı seçeneklere hızla adapte olabilen esnek bir yapıya sahip olmalıdır.
Fotoğraf: Torre Caledio Çok amaçlı salon, Madrid / Ürün: Polylam dikey lamel tavan sistemi
Bu anlamda Durlum’un ürünleri, farklı seçenekleri ile esnek alanlara kolaylıkla uyum sağlayarak adapte edilebilir. Örneğin, yaratıcılığın ön planda olduğu, çok amaçlı salonlar, konser salonları, galeriler ve atölyeler gibi alanlar için ‘LIVA’ açık hücreli asma tavan sistemi önerilebilir. ‘LIVA’ farklı renk seçeneklerinin kombinasyonu ile, uygulandığı alanda sınırsız yaratıcı çözümler sunar. Aynı zamanda akustik performansı oldukça yüksek bir üründür.
Fotoğraf: Pulse Teknoloji Üniversitesi, Delft / Ürün: LIVA açık hücreli metal asma tavan sistemi
Durlum’un dingin, şeffaf ve modern tasarımı ile genişletilmiş metal tavan sistemi ‘MESH’; dinamik formu ile açık hücreli metal tavan sistemi ‘LOOP’; lineer görünümü ve birçok farklı tasarım seçeneği ile dikey lamel tavan sistemi ‘POLYLAM’ eğitim yapılarının tavanlarında kullanmak için oldukça uygun ürünler arasında yer alıyor. Ayrıca yönetici odaları ya da toplantı alanları gibi şık ve fonksiyonel olması arzu edilen mekanlarda, örgü benzeri dokusunun yalın estetiği ile öne çıkan ‘TICELL-N’ ya da kavisli formları ile ‘FLUID’ önerebileceğimiz Durlum ürünlerinden bazıları.
Güvenlik
Eğitim yapılarının tasarımında en önemli faktörlerden biri de güvenliktir. Özellikle, sirkülasyon ve toplanma alanlarındaki tahliye kapılarının kullanıcı yoğunluğunu kaldıracak genişlik ve yapıda olması, her noktadan acil durum çıkışlarına kolay erişim sağlanabiliyor olması, tasarımda yaralanmalara yol açabilecek boşlukların ya da sivri köşelerin olmaması ve engelli kullanıcıların tüm ortak alanlara sınırsız erişiminin sağlandığından emin olmak gerekir. Gerekli düzenlemelerin yapılması, rampalar gibi eklentilerin en baştan planlanması şarttır.
Fotoğraf: Ludwig-Maximilians Üniversitesi, Münih / Ürün: Polylam dikey lamel tavan sistemi
Kullanılan tüm malzemeler için bu bağlamda olmazsa olmaz koşullar, uzun ömürlülük ve mekanın fonksiyonuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilecek güvenlik sorunlarına karşı dayanımdır. Yangın sistemlerinin yönetmeliklere uygun yerleştirilmesi ve tahliye planının doğru bir şekilde hayata geçirilmiş olması oldukça önemlidir. Yangına dayanımlı ürünleri ile Durlum, eğitim yapılarında gerekli güvenliği sağlayacaktır.