Saint-Gobain Türkiye Sürdürülebilirlik Odaklı Yenilikçi Adımlarla Faaliyetlerine Devam Ediyor
Saint-Gobain Türkiye’de aralarında Weber, Chryso, Vetrotech, Ecophone, Saint-Gobain Glass, PAM, Saint-Gobain Aşındırıcılar gibi şirketlerin olduğu, iştirakleri içerisinde İzocam ve Dalsan’ın da yer aldığı 15 marka ile faaliyet gösteriyor. Faaliyet gösterdiği tüm markaları ile birlikte 2023 yılında da çevresel ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirme konusundaki kararlılığını sürdürdü. Saint-Gobain Türkiye, çevreye duyarlı üretim süreçleri ve topluma katkı sağlayan projeleriyle dikkat çekiyor.
2050 yılı sıfır karbon
Saint-Gobain Türkiye, üretim süreçlerinde yeşil teknolojileri kullanarak enerji tüketimini azaltma ve çevreye olan etkisini minimize etme konusunda önemli adımlar atmanın yanında daha az doğal kaynak kullanarak gelecek nesillere sağlıklı ve temiz bir çevre bırakmak için sürdürülebilir hafif inşaat çözümleri ile çevre dostu projelere yönelik çözümler sunuyor. 2050 yılı sıfır karbon taahhüdü doğrultusunda atık yönetim çalışmalarından, su tasarrufuna, karbon ayak izinden, enerji verimliliğine kadar birçok alanda çalışmalar yürütüyor.
Eğitim ve farkındalık
Saint-Gobain Türkiye, çalışanları ve paydaşları arasında sürdürülebilirlik eğitimler düzenleyerek farkındalığı artırmaya devam ediyor. Sürekli olarak AR-GE faaliyetleri yürüten Saint-Gobain Türkiye, yenilikçi çözümlerle hem çevresel hem de ekonomik açıdan sürdürülebilirlik anlayışını güçlendirerek bilinçlendirmeye önem veriyor. Özellikle deprem bölgelerinde yapılan yardım faaliyetleri, eğitim alanında sağlanan destekler ve çevre projeleri gibi inisiyatiflerle şirket, topluma değer katmayı sürdürüyor ve toplumsal sorumluluk bilincinin yaygınlaşmasına katkı sağlıyor.
“Sürdürülebilir ve hafif inşaat çözümleri” bir dizi avantaj sunuyor
Saint-Gobain’in temelini oluşturan “Sürdürülebilir ve hafif inşaat çözümleri”, küresel sorunlara çözüm sunan stratejik bir yaklaşım üzerinden temelleniyor. Daha ekolojik (daha az karbon emisyonu, daha az kaynak tüketimi, daha kolay sökme, malzemelerin geri dönüşümü, daha iyi konfor, vb.) ve daha fazla verimlilik sağlayan (daha kısa inşaat süresi, finansal tasarruf, vb.) bir dizi avantaj sunuyor. Saint-Gobain’in karbon emisyonlarının önemli ölçüde azaltılması, sorumlu kaynak kullanımı ve hızlı kentleşmenin yol açabileceği kalıtsal sorunlara çözümler sağlayabilmek için belirlenmiş hedefleri doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.
Karbon emisyonlarını azaltmaya, kaynak verimliliğini güçlendirmeye ve döngüselliği artırmaya katkıda bulunarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma misyonu için çalıştıklarının altını çizen Saint-Gobain Türkiye Pazarlama Direktörü Aslı Çelik “2023 yılında da önemli ve farkındalık yaratan adımlar attık. Devlet kurumları ve sektör profesyonellerinin de katılım sağladığı Saint-Gobain ana sponsorluğunda Fransız Sarayı’nda gerçekleştirilen “Geleceğin Şehirleri” etkinliği, Saint-Gobain Mimari Çözümler Çevrimiçi Seminerleri, Ankara, İstanbul ve İzmir’de gerçekleştirilen Saint-Gobain Mimari Çözümler Lansmanları sektöre ışık tutan projelerdi.
Çalışanlarımız için düzenlenen Minimalizm, Finansal Refah ve Çevresel Refah gibi konularda düzenlediğimiz seminerler, büyük ilgiyle karşılandı ve katılımcılar arasında önemli bir farkındalık oluşturdu. COP28 sonrası düzenlediğimiz çevrim içi eğitimde, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konularında kritik bilgiler paylaştık. Sürdürülebilirlik Günü etkinlikleri kapsamında, iklim krizi webinarları ve yarışmalar düzenledik. Aynı zamanda "Sürdürülebilir Hareket Et Projesi" altında çeşitli uygulama projelerini hayata geçirerek somut adımlar attık. Aramıza yeni katılan çalışma arkadaşlarımız için düzenlediğimiz Sürdürülebilirlik Oryantasyonu ve iş seyahatlerinde düşük CO2 alternatiflerini teşvik etme çabalarımız ses getirdi ve farkındalık yarattı. İK süreçlerimizi gözden geçirerek uzaktan çalışma prosedürlerimizi yayınladık.
“Türkiye için Umut Olalım” kampanyası ile depremin ilk gününden itibaren bölgeye destek olduk ve deprem bölgesinde 216 konteyner’ın yer aldığı yerleşkeyi depremzedelere açtık. Ürünlerimizin çevresel etkilerini beyan etmek için EPD sertifikaları aldık. Ürünlerimizde geri dönüştürülmüş plastik kullanarak CO2 tasarrufu sağlarken, yenilikçi ambalaj ve üretim uygulamalarıyla çevresel etkiyi minimize ettik. Ayrıca, sürdürülebilirlik konusunda bilgi ve farkındalık artırmaya yönelik Harvard Business Review iş birliğiyle çıkacak olan bir seriye belgesel serisine katılım sağladık. 2024 yılında da sürdürülebilirlik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. ” dedi.